6 Mayıs 2014 Salı

Kitap Yorumu: Şebnem Burcuoğlu - Kocan Kadar Konuş




  Şebnem Burcuoğlu - Kocan Kadar Konuş

DEX Yayınları
220 Sayfa
Dili: Türkçe

Konusu:



"Türkiyede kadınların DNAlarına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş atasözü, anneannem Peykerin lafıdır. Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem.

Sözün özü, kocan varsa varsın, yoksa da geçmiş olsun. Hele ki bir de 30una gelip de bekâr kaldıysan bu dünyada yatacak yerin yok!"

Evli misin?
Ya nişanlı?
Sevgilin var mı?
O da mı yok!
Yaş kaç?
Hmm. Anlaşıldı.

Sen en iyisi bu kitabı bir oku. Yalnız değilsin Türk kızı! Senden çok var -ay bunu da yanlış anlayıp trip atarsın sen şimdi. Yok, öyle demek istemedik. Ailen, çevren, eşin-dostun-arkadaşınkankan, hepsi evlilik lafı ediyor değil mi? Ama zor iş.

Koca bulmak ÇOK zor iş arkadaş…


YORUMUM:





Gayet nötr bir şekilde başladım kitabı okumaya. Öncelikle sayfa sayısından dolayı şaşırdım. Çok kısaydı. İlk 50 sayfa falan su gibi gitti ama öyle gülmekten öldüren su gibi gitti tarzında değildi. Dili basitti. Olabilir... Pucca'nın ilk kitabını çok sevmiş bir insanım... Ama Pucca'nınki kitaptı abi... Tamam, anısını vs. anlatıyordu ama bundan daha çok kitaptı. 

Bu daha çok... Uzatılmış bir köşe yazısı gibiydi. Olay odaklı, detaydan ve çeşitli anlatımlardan uzak, güldürü amaçlı bazı kısımların aşırı anlatımlı olduğu bir şeydi. Hani güldürerek eleştiride bulunan köşe yazıları vardır ya... Heh! Aynen öyle bir şeydi işte. 

Hele o son... Yarabbim o son! Beni mi sınıyorsun dedim... Kitap mı yarım kalmış dedim... Bendekinin mi son bölümü yok dedim. Uzun bir müddet bakındım ve en sonunda bir arkadaşıma sordum, evet öyle bitiyor dedi. O bir kitap sonu olamaz, olmamalı. Sanki 'Bu haftalık yazımızın sonuna geldik, devamı haftayaaa' der gibi zırt diye bitirilmiş. Herkes kitap çıkarmasın yaa... Valla diyorum bak. Epey reklamı yapıldı, afişleri asıldı falan ama... ı ıhhh, olmamış. Niye o kadar reklamının yapıldığını da yeni fark ettim. Kız bu yazar harbi köşe yazarıymış ya :O :O :O 



2 yerde çok güldüm, bak onu itiraf edebilirim. "Gılı gılı" diye mesaj atmış olduğunu fark ettiği kısımda ve şu mehmet efendinin "valla onlara damat olarak içgeysi olarak giderdim," dediği yerlerde epey güldüm. Hatta o kadar ki, babam epey kızdı bu salak niye kendi kendine gülüyor diye... Ama 2 satır için de değer mi bilemedim.

Onu da geçtim 200 sayfalık kitaba 19 liralık etiket koyan DEX, yuh yani. Ama bunun kapağı, kağıdı, gideri, bık bık bık o kısımları beni bağlamaz. Ben 200 ve 19 rakamlarının yan yana ne kadar yakışıksız durduğuna bakarım. Şahsen ben iyi ki de satın almamışım diyorum.

2 KELEBEK VERİYORUM


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder